KADININ GÖZ NURU
OOO KİMLER GELMİŞ

Lütfen Giriş Yapınız,Yada Üye Olunuz!
Umarız Forumumuzda İyi vakit geçirirsiniz...
KADININ GÖZ NURU
OOO KİMLER GELMİŞ

Lütfen Giriş Yapınız,Yada Üye Olunuz!
Umarız Forumumuzda İyi vakit geçirirsiniz...
KADININ GÖZ NURU
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

KADININ GÖZ NURU

         KADININ EL EMEĞİ GÖZNURU PAYLAŞIM FORUMU .HOŞGELDİNİZ :
En son ziyaretiniz : Çarş. Ara. 31 1969
Mesaj Sayınız : 0

 
AnasayfaAnasayfa  KapıKapı  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  iletişimiletişim  

 

 asıl eksiklik

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
sr_sgr
yeni üye
yeni üye
sr_sgr



asıl eksiklik Empty
MesajKonu: asıl eksiklik   asıl eksiklik EmptyPerş. Nis. 01 2010, 05:06

Asıl eksiklik, eksik olduğumuzu düşünmekti.
Asıl eksiklik, çareyi başkasında aramaktı.
Hayatın matematiği farklı, iki yarımı toplayınca bir etmiyor.
İnsan tek başına mutsuzsa başka biriyle de mutlu olamıyor.

Önce yalnızdık

9 ay boyunca karanlık bir yerde dışarı çıkmayı bekledik ve dünyaya ağlayarak geldik. Pişman gibiydik. Ya da mecburen gelmiş gibi.

Biraz büyüdükten sonra, kendimizi bildiğimiz anda, içimizi kemiren, kalbimizi kurcalayan o tuhaf duyguyu hissettik: Bir yerde bir eksik var. Korktuk. ´Bunun sebebi ne?´ diye sorduk kendimize. Cevabı yapıştırdık: ´Demek ki sahip olmadığımız bir şeyler var. O yüzden eksiklik hissediyoruz.´

Peki, neye sahip olmamız gerekiyor?

Çocukken, ´yaşımız küçük´ diye düşündük. Her istediğimizi yapamıyoruz. Kurallar, yasaklar var. Büyüyünce her şey yoluna girecek.

Büyüdük
Bir şey değişmedi. Yine huzursuzduk.
İçimizden bir ses aynı sözcükleri fısıldıyordu: ´Bir eksik var.´

Kafamız karıştı. Nasıl kurtulacağız bu iğrenç duygudan? Nasıl geçecek bu?

Aklımıza yeni cevaplar geldi: Okulu bitirince geçecek. İşe girince geçecek. Para kazanınca geçecek. Tatile gidince geçecek.

Okulu bitirdik. Diploma aldık. İşe girdik. Kartvizit aldık. Çalıştık. Para kazandık. Taşındık. Araba aldık. Seviştik. Eve yeni eşyalar aldık. Tatile gittik. Dans ettik. Terfi ettik. Kartviziti değiştirdik. Daha çok çalıştık. Daha çok para kazandık. İçki içtik. İlaç içtik.

Geçmedi.

´Bir yerde bir eksik var´ hissi, hala orada duruyordu.

Bu sefer de ´Sevgilimiz olunca geçecek´ dedik. ´Yalnızlığımız sona erince bu illetten kurtulacağız.´ Beklemeye başladık.

Derken, biri çıktı karşımıza. Aşık olduk.

Ve anında başka biri olduk. Daha güçlü, daha güzel, daha akıllı biri.

Hesap cüzdanları, kartvizitler, hatta ilaçlar bile böyle hissetmemizi sağlamamıştı. Sevgilimizin gözlerinde, daha önce bize verilmemiş kadar büyük sevgi ve hayranlık gördük.

Sevgilimizin gözlerinde Tanrı´yı gördük. Işığı gördük. ´Tünelin ucundaki ışık bu olmalı´ diye düşündük ´kurtulduk.´

Sonra bir gün, daha dün bize deli gibi aşık olan insan çekip gidiverdi. Ya da artık eskisi gibi sevmediğini söyledi. Ya da başka birine aşık olduğunu söyledi. Ya da daha kötüsü, başka birine aşık oldu ama söylemedi.

Telefonu açmamasından, elimizi tutmamasından, sevişmemesine bahane bulmak zorunda kalmamak için biz uyuduktan sonra yatağa gelmesinden anladık, bir terslik olduğunu.

Belki de sevmekten vazgeçen veya terk eden sevgilimiz değildi, bizdik. Fark etmez. Sonuçta aşk bitti. Şimdi her yer bomboş.

Şimdi tekrar yalnızız. Başladığımız yere döndük. Yıllarca uğraştık, eksiğin ne olduğunu bulamadık. Halbuki her şeyi denedik, her yere baktık.

Öyle mi?

Bakmadığımız bir yer kaldı. İçimize bakmadık.

Eksik parçayı dışarda aradık ama içimizde saklı olabileceğini akıl etmedik. Birilerini sevdik, birileri bizi sevsin diye uğraştık ama kendimizi sevmedik.

Şaşıracak bir şey yok, tabi ki sevmedik.
Kendimizi sevsek bu kadar koşturur muyduk?
Canımız yanmasın diye duvarların ardına saklanır mıydık?
Kendimizi boş sanıp doldurmaya uğraşır mıydık?
Terk edilmekten korkar mıydık?

Asıl eksiklik, eksik olduğumuzu düşünmekti.

Asıl eksiklik, çareyi başkasında aramaktı.

Hayatin matematiği farklı, iki yarımı toplayınca bir etmiyor.

İnsan tek başına mutsuzsa başka biriyle de mutlu olamıyor.

´Herkes beni sevsin´ diye uğraşınca kimse gerçekten sevmiyor, herkes sevgisine şart koyuyor, sınır koyuyor.

Oysa ´kendime duyduğum sevgi bana yeter´ diye düşününce, kendimizi olduğumuz gibi kabullenince yarım tamamlanıyor. Her şey bir oluyor. İşte o zaman perde aralanıyor. Acı diniyor. İşte o zaman başka ´bir´iyle bir araya gelerek, hesabın kitabın, korkunun kaygının hüküm sürdüğü sahte bir sevgi yerine, gerçek bir sevgi yaratılabiliyor.

alıntı
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
asıl eksiklik
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Asil yüzükler
» Diş fırçasındaki asıl tehlike ne?
» yalnızlık kadında asil duruyor
» Ağır asil iğne oyası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
KADININ GÖZ NURU :: Psikoloji-
Buraya geçin: